Küresel terörist
(2002)–Willem Oltmans[p. 77] | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
KaddafiWilliam Blum, 1967'de, bir diplomat olma hedefinden vazgeçerek, Vietnam'daki savaşa karşı olduğu için Dışişleri Bakanlığı'ndan ayrıldı. ABD'nin dünyadaki yasadışı davranışlarını ele alan bir araştırmacı oldu. Haydut Devlet'te yazdığına göre, 1945'den itibaren Washington 40'dan fazla yabancı hükümeti devirme girişiminde bulunmuş, dayanılmaz derecede baskıcı rejimlere karşı mücadele eden yaklaşık 30 halkçı-milliyetçi hareketi ezmeye kalkışmıştı. ‘Bu süreç içinde’ diye belirtiyordu, ‘ABD birkaç milyon insanın hayatının sona ermesine neden oldu ve daha milyonlarcasını ızdıraplı ve çaresiz bir yaşama mahkum etti.’
| |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
[p. 78] | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Blum'un, dünyanın tek süper haydut gücünün yaptıklarını anlatan kitabında ortaya koyduğu bu liste, tam da benim aktif uluslararası gazetecilik yaptığım dönemi kapsıyor. Çok sayıdakı ABD müdahalesini ve gizli operasyonu yazdığım yazılardan hatırlıyorum, tıpkı BM merkezinde izleyip haber yaptığım birçok Güvenlik Konseyi oturumu gibi. Fakat o dönemde, Washington'un görünmezlerinin yürüttüğü pek çok gizli müdahale de vardı ki, Birleşmiş Milletler'in gündemine hiç gelmedi. Çünkü bunlar son derece gizliydi ve bunları yapanların kim olduğunu kanıtlamak mümkün değildi. Çoğu kez, Washington'un işlediği cinayetler yanına kâr kaldı. Demokrasinin ne demek olduğu konusundaki Amerikan söylemini benimseyen ülkeler, dolar ve silah olarak, yardım bekleyebilirler; bunlar müttefik olarak değerlendirilecektir. Fakat farklı ölçütleri olan ve Washington'da kabul görenlerin dışında idealleri olan partiler ve liderler, acı bir sona yazgılıdır. ABD ile aynı görüşte olmayanlar, her türlü saldırıya layıktır çünkü onlara düşman olarak bakılır. Blum'un görüşleri, benim 50 yıllık gazetecilik pratiğim sırasında vardığım sonuçlarla özdeştir. ‘Gizli suikastlar için sahte kaza, en etkili tekniktir. Başarılı biçimde uygulandığında, fazla heyecan yaratmaz ve sadece gelişigüzel soruşturma yapılır.’ Blum bu alıntıları ABD casus el kitaplarından yapıyor. ‘En etkili kaza, 200 metre veya daha fazla yükseklikten sert bir zemine düşüştür. Asansör ya da merdiven boşlukları, parmaklıksız pencereler ve köprüler bu iş için kullanılır.’ ABD'nin öğütleri devam ediyor: ‘Eylem, hedefi ani ve güçlü bir hareketle ayak bileğinden yakalayıp kenar- | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
[p. 79] | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
dan boşluğa itmek suretiyle gerçekleştirilebilir. Eğer suikastçı “dehşete düşmüş tanık” rolü oynayarak hemen bir çığlık atarsa, olayı görmediğini kanıtlaması veya gizlice kaçması gerekmez.’ Blum, ABD casus el kıtaplarından çeşitli örnekler veriyor. CIA'nın, Nikaragua'daki Sandinist hükümete karşı savaşan kontralara verdiği el kitaplarında şu ifadeler yeralıyor: ‘Tüm hükümet memurlarını ve görevlilerini kaçırıp halkın önüne çıkart. Hükümetin bu kişisel sembollerini rezil et, alay et ve aşağıla (...) Eğer bir savaşçı bir kişiye ateş ederse, bu muhbiri öldürenin aslında Sandinist hükümetin baskıcı rejimi olduğunu, ateş edilen silahın rejime karşı bir çatışmada ele geçirildiğini köy halkına anlatın. Dikkatle seçilen ve doğru biçimde yaklaşılan mahkeme yargıçları, sulh hakimleri, polis ve devlet güvenlik görevlileri, Sandinist savunma komitesi şefleri gibi hedefleri tarafsızlaştırmak mümkündür.’ CIA'nın talimatları açıkça cinayete teşvik ediyor. Beyaz Saray'ın ve hükümetin en üst kademelerinin onayladığı bu talimatların belki de en korkunç yanı, Amerikalıların, varsayılan düşmanlara karşı kullanıldiğında bu kuralları normal ve kabul edilebilir görmesidir. Bunlar, kökleri, Amerikan Vahşi Batısına ve hâlâ ABD'nin dünya çapındaki gizli cinayet işlerinin babası olarak kalan Vahşi Bill Donovan'a kadar uzanan, ABD zihniyetinin ürünüdür. ‘Eğer mümkünse’ diyor bir CIA eğitim kitabı, ‘özel işleri gerçekleştirmek için profesyonel suçlular kullanılır.’ Bu işlere geçmişten birkaç isim vermek gerekirse, Sukarno'yu vurmak, Lumumba'yı parçalamak, Castro'yu zehirlemek için kullanılanlar gibi. Nikaragua için eğitilen ajanlara, ‘Dava uğruna bir “şehit” yaratmak için, görevler ötekilere verilir’ deniyor. ‘Göstericileri, bir ayaklanmaya dönüşecek ve onlara ateş açilmasını sağlayacak biçimde, Sandinist otoritelerle karşı karşıya getir. Açılan ateş, “şehit” mertebesine yükselecek bir ya da daha fazla insanın ölümüne neden olacak, daha büyük çatışmalar yaratmak üzere derhal rejime karşı kullanılması gereken bir durum oluşturacaktır.’ William Blum | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
[p. 80] | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
‘Haydut Devlet’te bu alıntıları yapıyor. Libya Lideri Muammer Kaddafi uzun bir süre CIA'nın ve Mafyacı gangsterlerin önde gelen hedefi oldu. Kardeş Billy Carter'in Libyalı liderle özel bir ilişki kurduğu Jimmy Carter yönetimi hariç olmak üzere, Kaddafi, Vahşi Bill Donovan'ın çocuklarının en çok arananlar listesinde yeralıyor. Washington'da bunun anlamı, bombardıman uçaklarının ve düzinelerce savaş gemisinin üzerine yollanması dahil her şeyin mübah olmasıdır. Şifre: Adama saldır. İşte yine Golyat'a karşı Davut seçeneği. Çünkü Amerikalılar bir hayli korkakça, tercihen en küçük ulusları -Grenada, Panama, Küba, Irak, Vietnam, Kore ve Kosova gibi haritada bulması bile güç olan yerleri- tahrip ve istila etmekle uğraşmak eğilimindedir. Çin ve Rusya'ya karşı askeri eylem planları hatırı sayılır ölçüde daha dikkatli biçimde tahlil edilir. Libya, 1.759.540 kilometre karelik bir çöl ülkesidir. 1973 yılında orada 2.257.037 insan yaşıyordu. Eski bir krallık olan bu ülke ABD'nin askeri kudreti için ideal bir deneme alanı haline geldi. Libya eskiden bir İtalyan sömürgesiydi. II. Dünya Savaşi'ndan sonra orada ABD ve İngiltere askeri üslerinin bulunmasına izin verildi. Nihayet, 1 Eylül 1969'da Albay Kaddafi Krai Muhammed İdris'i devirip halk adına iktidarı ele geçirdi. Artik Libya'da Amerikan ve İngiliz askerleri savaş oyunları yapamayacaktı. Bu, Washington ve Londra'da şiddetli kızgınlığa neden oldu. Kaddafi, istihbarat mafyası tarafindan bir başbelası ve sorun yaratıcı olarak kaydedildi. Bu yüzden birkaç ABD devlet başkanı onu öldürme girişimine, bu amaca ulaşmak için büyük çapta hava ve deniz operasyonları gerekmesine rağmen, onay verdi. Washington, ABD'nin tek başına bütün dünya için kabul edilebilir olanın ne olduğuna ve kimin yaban otu gibi kökünden sökülüp atılacağina karar veren yargiç olması gerektiği şeklinde çılgınca bir inançla yaşar. Kaddafi asla Washington'un derecesine ulaşamadı. Washington Post'un editör yardımcılarından Bob | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
[p. 81] | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Woodward, ‘Perde: CIA'nın Gizli Savaşları, 1981-1987’yi(52) yayınladı. Ronald Reagan'ın Beyaz Saray'da oturduğu ve William Casey'nin CIA başkanı olduğu günleri anlattı. O sıralarda sıcak bölgeler, Nikaragua, İran ve Libya'dır. Casey, Libya'nın güneyindeki eski Fransız sömürgesi Çad'da Hissen Habrê'yi destekliyordu. ‘Kaddafi'nin burnunu sürtmek için, Reagan yönetiminin ilk kararlarından birinin bir parçası olarak Habrê CIA'nın yarı askeri yardımıyla iktidara geldi’ diye belirtiyor Woodward. Sudan Başkanı Gaffaır Muhammed Nimeri aynı şekilde, ABD'nin yakın bir müttefiki olarak Kaddafi'yi biraz daha kıskaca almayı hedefliyordu. Aynı dönemde, Liberya Başkanı Samuel Doe'nin muhafiz birliğinin komutan vekili Yarbay Moses Flanzamaton bir CIA ajanıydı. Yarbay, Doe'nin cipine pusu kurarak makineli tüfekle ateş açti. Fakat Başkan zarar görmeden kurtuldu. Flanzamaton yakalandı, darbe girişimindeki CIA desteğini itiraf etti ve idam edildi(53). Woodward, Casey'nin CIA başkanı olmasının üçüncü günü Libya üzerine on iki sayfalık bir ‘Gizli Özel Ulusal İstihbarat Değerlendirmesi’ almış olduğunu ortaya çıkarıyordu. Bu belge, Kaddafi'yi Casey'nin en üst derecede önceliklerinden biri haline getirdi. SSCB Libya'ya yılda 1 milyar dolarlık silah satıyordu. CIA'nın psikiyatristlerine göre, onun gençliğindeki özel koşulların, naif idealizm, dinsel fanatizm, güçlü gurur, sade yaşama, yabancı düşmanlığı ve hakir görülmeye karşı duyarlılık gibi abartılı Bedevi kişisel özellik biçimlerinde payı vardı. Woodward, CIA doktorlarının Freudyen casusculuk ve koltuk psikanalizi ile dalga geçiyordu. Fakat bütün bu tehlikeli CIA zırvalıklarının kesin sonucu, Reagan'lı Beyaz Saray'ın 1985'de Kaddafi'yi dünyadaki en tehlikeli terörist olarak değerlendirmesiydi. Onlara göre Kaddafi, yaklaşık 30 isyancı, radikal veya terörist gruba para, silah vb. sağlamaya hazırdı. Woodward, araştırmalarına dayanarak Casey'in aslında nasıl bir avanak olduğuna ilişkin ilginç ayrıntıla- | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
[p. 82] | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
rı ortaya çıkardı. Sözgelimi ona, Kaddafi'nin Yemenli yetkililerle görüşürken tuhaf davrandığı söylenmişti. Casey, Libya Lideri'nin ruhsal bir çöküntünün eşiginde olduğundan kuşkulanıyordu. CIA başkanının sözleriyle ‘Kaddafi'yi aşağılamak için’, CIA ABD savaş uçaklarının Libya Körfezi'ne yakın uçmalarını organize etti. Woodward, ‘Yaz mevsimiydi, güçler karşılaştırıldığında, yapacak neredeyse hiçbir şey yoktu. Kaddafi Reagan'ın kurbanı olacaktı’ diye yazıyordu. Reagan 30 Nisan 1985'de 168 No'lu Ulusal Güvenlik Yönergesi'ni, altı sayfalık gizli emri imzalamıştı. Kaddafi dünyayı ateşe vermeye hazir bir canavar olarak görüldüğü için, Libya gizlice gözetlendi. SSCB'den MIG-29'lar ve T-32 tankları satın alıyordu, Yunanistan ile 500 milyon dolarlık bir silah alişverişı yapmiştı. Libya'ya karşı gizli eylemlerin üst düzey kod adı ‘Çiçek’ti. Libya'ya erken askeri saldırı planının kod adı da ‘Gül’dü. Woodward'a göre, ‘Bill Casey (CIA) ve George Shultz (Dişişleri Bakanı) Libya'da başlanmış olanı bitirmeye kararlıydı. CIA, Kaddafi'ye gözetlenmékte olduğunu hatırlatmak için, belki fark edeceği umuduyla, kullandiği yedi ana konut üzerinde istihbarata geniş bir hareket olanağı tanıdı’(54) . Herhangi bir kriz yoktu ama yine de Planlama Grubu, 7 Ağustos 1986'da, Libya'yı tahrip etmek için bir şekilde bir şeyler yapılıp yapılmayacağını incelemek üzere Beyaz Saray'in harekat odasında toplandı. Bazı stratejik sorunlar vardı, çünkü Cumhurbaşkanı Francois Mitterand ABD bombardıman uçaklarının Tripoli'yi bombalamak için Fransa üzerinden uçmasını istemiyordu. 14 Ağustos 1986'da, vurmaya hazır vaziyetteyken, en üst kadro Reagan'ın doğrudan katılımıyla Beyaz Saray'da toplandi. Woodward, Libya liderinin nasıl öldürüleceği üzerine yapılan tartişmanın kayıtlarında, Beyaz Saray'da kafaların nasıl çalıştığını gösteren tipik bir ‘inci’ye rastladi. Reagan, ‘Kaddafi'yi neden San Francisco'ya davet etmiyoruz, o giyinip süslenmeyi çok sever’ dedi. Bunun üzerine Dişişleri Bakanı Shultz başka bir öneride bulundu: ‘Ne-(55) | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
[p. 83] | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
den ona AIDS hastalığı bulaştırmıyoruz?’ Dünyanın kendileri gibi olmasını isteyenler işte bunlar... 14 Nisan 1986'da, ‘Kır Ateşi’ kod adı altında 200 Amerikan bombardıman uçagı Sidra Körfezi semalarında göründü ve Tripoli ile Bingazi bombalandı. Bu saldırı, iki ABD askerinin öldüğü Batı Berlin'deki ‘La Belle’ diskoteğine yapılan bombalı saldırıya misilleme olarak gerçekleştirildi. Reagan televizyonda, Libyalılara ait, Ulusal Güvenlik Ajansı'nın ele geçirdiği üç mesajı okudu. Başkan, bunların ‘su geötürmez kanıtları’ içerdiğini, Libya'nın Berlin'deki patlamadan sorumlu olduğunu söylüyordu. Kaddafi'yi daha da aşağılamak için, bombardıman uçaklarına 45 gemilik bir ABD donanması eşlik etti. Sekiz uçak, ‘Muhteşem Kapı’yı, Başkan'ın barakalarını, 2000 poundluk lazer güdümlü bombalarla vurmak üzere seçilmişti. Başkan yaralı kurtuldu. Çocuklarından ikisi yaralandı, evlatlık aldığı belirtilen onbeş aylık bir kız çocuğu öldürüldü. Reagan tekrar televizyona çıktı ve ‘Bugün biz yapmamiz gerekeni yaptık. Gerekirse yeniden yapacağız’ dedi. ABD'nin 1980'lerde Libya'ya karşı işlediği savaş suçları bugünün ölçütleriyle yeniden değerlendirildiğinde, Reagan'lı Beyaz Saray'ın bütün üst düzey kadrosunun Lahey'deki Savaş Suçları Mahkemesi'ne gidiş bileti almaya hak kazandığı görülecektir. Noam Chomsky bu ABD zihniyetini, ‘Dünya için iyi olanı en iyi Washington bilir’ diye tanımlıyor ve devam ediyor: ‘Hukuk kurallarını küçük görmenin kökleri, derin biçimde ABD pratiği ve entelektüel kültüründe saklıdır’(56). Ve aslında ABD'yi insanlığın geri kalanından daha da ayıran, ne oğul Bush tarafından Kyoto Antlaşmasi'nın iptali, ne Moskova'yla yapılan ABM (Anti-balistik Füze) antlaşmasının lağvedilmesi, ne de 143 ülke tarafından benimsenen biyolojik silahlar konvansiyonuna bağlı kalma konusundaki gönülsüzlüğüdür. Gerçekte Washington hiçbir zaman iyi niyetli davranmadı. Chomsky'nin kitabında hatırlattığı gibi, Lahey'deki Adalet Divanı 1986'da ABD'yi Nikaragua'ya karşı -Sov- | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
[p. 84] | |||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
yet gemileri yeni malzeme getiremesin diye ülkeyi mayınlarla kuşatma gibi- ‘kanunsuz güç kullanımı’ndan dolayı mahkum ettiği zaman, mahkeme hükmünü dikkate almadı ve mahkemenin yargılama hakkını tanımayı reddetti. Washington'daki hergeleler Nikaragua'daki faşist kontralara yolladıkları silah dolu gemileri ‘insani yardım’ diye adlandırdılar. Bu nedenle Washington'da, ABD'nin Sandinist hükümete büyük miktarda savaş tazminatı ödemesini emreden Adalet Divanı'nın neden bahsettiğini bilmediği söyleniyordu. Ardından, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, tum devletleri uluslararası yasalara saygılı olmaya davet eden bir kararı kabul etti; bu karar 1986'da ‘Nikaragua'yı ve Sandinistleri rahat bırakın’ anlamına geliyordu. Fakat kuşkusuz, dünya çapında anti-komünist bir haçlı seferiyle meşgul olan ABD kararı veto etti ve onu bir tek BM üyesi, her zamanki gibi sadece İsrail, destekledi. Başka deyişle, Washington yalnız kalmaya bir hayli alışkındır, bununla birlikte II. Bush bu ‘tek kişilik gezinti’ durumunu, 1823 Monroe Doktrini'nin anılarını çağrıştıracak şekilde tümüyle yeni izolasyon düzeylerine çıkarıyor. O sırada Başkan James Monroe, yalnızca Kuzey ve Güney Amerika ile sınırlı olarak, yeni bir ABD Lebensraum'u (yaşam alanı) anlayışı oluşturma niyetindeydi. Öyle görünüyor ki II. Bush, bütün dünyanın haklı olarak ABD'nin stratejik zorunlu ilgi alanı olarak değerlendirilmesi gerektiği gibi çilgınca bir yanılgı içindedir. Evet uluslar kendi iç işlerini yönetmekte serbesttir ama kendileri için en iyi olanın dişındaki idealleri benimserlerse, onlar Vahşi Bill Donovan'ın çocukları ile çatışma yolundadır ve onları hizaya gelmeye davet edecek ağır bir ambargoya maruz kalabilirler. Eğer bu yeterli olmazsa, Amerikan donanması sahilde belirir, cruise füzeleri ateşlenir, veya gerekliyse, üzerlerinde lazer güdümlü patlayıcılarıyla bombardıman uçakları uçar. Bunun nasıl bir şey olduğunu Kaddafi'ye sorun, ABD terörizmi konusunda oldukça tecrübelidir. |
|